Erzurum’un Tarihi Yerleri | 24 Turistik Yer
İçindekiler
- Yakutiye Medresesi
- Üç Kümbetler
- Erzurum Kalesi
- Kongre Binası
- Erzurum Evleri
- Erzurum Ulu Cami
- Çifte Minareli Medrese
- Erzurum Tabyalar
- Rüstem Paşa Kervansarayı (Taşhan)
- Lala Paşa Camisi
- Çobandede Köprüsü
- Öşvank Kilisesi
- Atatürk Evi Müzesi
- Haho Kilisesi (Taş Camii)
- Erzurum Saat Kulesi (Tepsi Minare)
- Narman Peri Bacaları
- Erzurum Arkeoloji Müzesi
- Cimcime Hatun Kümbeti
- Caferiye Camii
- İspir Kalesi
- Oltu Rus Kilisesi
- Oltu Kalesi
- Ahmediye Medresesi
- Hasankale
Doğu Anadolu’da bir il olan Erzurum Türkiye’nin büyük illerinden bir tanesidir. Her geçen gün büyüyerek modern bir şehir halini alan Erzurum doğal ve tarihi yerleriyle ziyaretçilerinin ilgisini çekiyor. İşte sizin için derlediğimiz Erzurum’da gezilecek yerler listesi.
Yakutiye Medresesi
Selçuklu dönemi eşsiz eserlerinden biri olan Yakutiye Medresesi, Erzurum’da gezilecek yerler arasında bulunmaktadır. Dengelenmesi için kenarlarında iki minaresi bulunan medrese büyük taç kapısıyla görenleri şaşırtmaktadır. Her yıl Erzurumluların ve turistlerin uğrak noktası olan medrese, kesme taştan yapılmıştır. Gayet simetrik bir görüntü vererek uzaktan bile göze hoş gelmektedir.
1310 yılında Yakut Gazani tarafından yaptırılan medrese, 1994 yılından itibaren müze olarak kullanılmaktadır. Taç kapıda kartal motifi ve süslemeler oldukça ilgi görmektedir. Çifte minareli olarak tasarlanan medresenin bir minaresi küçük diğeri daha büyüktür. Dört eyvanlı iç bölümü ve kapalı avlusuyla Türk tarihine ışık tutmaktadır. Yanında bulunan tuğladan yapılmış kümbet ve desenli büyük minaresiyle Erzurum’daki tarihi yerler arasında önemli bir yere sahiptir.
Üç Kümbetler
Erzurum’un bir başka tarihi eseri olan Üç Kümbetler, anıt mezarları açısından büyük bir öneme sahiptir. Üç kümbetten biri Emir Saltuk’a ait olmakla beraber diğerlerinin kime ait olduğu bilinmemektedir. 1956 yılında onarılan kümbetler Erzurum turistik yerler arasında önemli bir noktadadır. Boğa, aslan, kartal gibi motifler işlenen kümbetler kesme taştan yapılmaktadır. Bir de insan başı motifi işlenen kümbette geometrik desenler ve çiçek desenleri vardır.
Üç kümbetinde kendine has rengi ve desenleri vardır. Doğu Anadolu’nun en güzel yapılarından biri olarak karşımıza çıkan bu eserler kültürel mirasımıza ve turizm değerlerine katkıda bulunuyor. Keyek taşından yapılan üçüncü kümbet ise güze detaylarla insanları etkilemektedir. Erzurum tarihi yerler açısından önemli olan bu yapı, Yakutiye semtinde ziyaretçilerini beklemektedir. Toplu taşıma araçlarıyla kolayca ulaşarak Selçuklu mimarisine yakından bakabilirsiniz.
Erzurum Kalesi
Oldukça köklü bir geçmişe sahip olan Erzurum Kalesi, M.Ö 1000 yılına kadar uzanmaktadır. Urartular zamanına gelen bu dönemde yapılan bu yapı oldukça stratejik bir öneme sahiptir. Manzarasıyla geniş bir alanı gören kaleye Osmanlı döneminde bir de mescit eklenmiştir. İki adet türbe ve bir de çeşme yine Osmanlı döneminde eklenmiştir. Surların büyük bir bölümü yıkılan kalenin birkaç kapısının adı bilinmektedir. Kale 16. Ve 19.yy da iki sefer onarılmıştır. İç ve dış olarak iki kalesi bulunan yapı hem şehir güvenliğini hem de cadde ve sokak güvenliğini sağlayabilmiştir. 19. Yy da Ruslar tarafından Erzurum ele geçirilince bu kaleye de onarımlar yapılmıştır. Erzurum tarihi yerler arasında önemli bir yere sahip olan bu yer gösterişli yapısıyla araştırmacıların ve turistlerin ilgisini çekmektedir.
Kongre Binası
Milli mücadele döneminde en önemli kongrelerden biri olan Erzurum Kongresi’ne ev sahipliği yapmış olan bu yapı 1864 yılında yaptırılmıştır. Bir yangın geçirdikten sonra onarılarak ilkokul olarak kullanılmaya başlanmıştır. 1960 yılında müze olarak kullanılmaya başlanan kongre binası, 2011 yılında Turizm Bakanlığı’na devredilerek koruma altına alınmıştır. Cumhuriyetin temellerinin atıldığı burası, günümüzde her daim insanlar tarafından gezilecek yerler arasında bulunmaktadır.
Buraya gelen turistler o dönemki havayı soluyarak tarihi tekrardan yaşayabiliyorlar. Ayrıca eski sıralar, resimler ve resimlerin altında bulunan bilgilendirmeler ile detaylı bilgi alabilirsiniz. Meslek lisesi, sanat okulu gibi çeşitli görevler üstlenerek milli mücadele öncesinde birçok öğrenci yetiştirmiştir. Erzurum gezilecek yerler listesi arasına eklemeniz gereken bu yer sizleri bekliyor.
Erzurum Evleri
Otantik yapısı ve tarihi görünümleriyle yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken Erzurum evleri, tarihi tasarımlarıyla sizleri bekliyor. Erzurum gezilecek yerler arasında ilk sıralarda bulunması gereken bu evler günümüzde dükkân ve kafeterya olarak hizmete açılmıştır. Erzurum’a has görüntüsüyle bir simge haline gelmiştir. Bulunduğu ortama ve kültüre göre şekillendirilen evlerde Türk tarihine ve mimarisini yansıtan tasarımlar görebilirsiniz. Aynı zamanda Doğu Anadolu’nun iklimine göre şekillendirilerek, ihtiyaca uygun çözümlerde üretilmiştir. Deniz seviyesinden 1800 metre yükseklikte olan şehir için mecburen soğuğa dayanıklı olmasının yanında gösterişli olarak yapılmıştır. Sade fakat güzel ışıklandırmalar ile bakmaya doyamayacağınız burası tam bir gezi cenneti.
Erzurum Ulu Cami
1179 yılında Selçuklular tarafından yaptırılan cami gösterişli ve büyük yapısıyla görenleri hayrete düşürmektedir. Selçuklularda çocukların eğitimiyle ilgilenen atabey isminde yardımcılar dolayısıyla Erzurum Ulu Cami, Atabey Cami olarak da anılmaktadır. Beş kez onarılan cami en son Vakıflar Genel Müdürlü tarafından restorasyonu yaptırılmıştır. İçerisinde bulunan 40 sütunla beraber sivri kemerler yer almaktadır. Kırlangıç kubbesi ile 1860 yılındaki onarımına ait bilgiler de burada bulunmaktadır.
Beş kapısı bulunan cami Erzurum gezilecek yerler arasında önemli olduğu için valilik tarafından koruma altına alınmıştır. Kırlangıç yuvası şeklindeki kubbesi alınan bilgilere göre havayı temizleyen bir yapısı vardır. Bunun yanında cami üstün geometrik bilgilerle yapılarak mimari güzelliklerini bize göstermiştir. Caminin içinde göze benzeyen iki adet delikte öğle ve ikindi namazını güneş ışıklarıyla göstermektedir.
Çifte Minareli Medrese

Bir Selçuklu eseri olan medrese, Hatuniye Medresesi olarak anılmaktadır. Yaptıranların ismi ya Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat’ın kızı Hundi Hatun ya da İlhanlılardan Padişah Hatun’dur. Yapım tarihi tam olarak bilinmese de 13. Yüzyıllara dayandığı düşünülmektedir. Açık avlulu ve iki katlı bir yapı olan medresenin içi tarafında iki köşede öğrenci ve öğretmen odaları bulunmaktadır. İçerisinde mescit olarak kullanılan bir oda vardır. Bir adet mumyalığa sahip olan kümbet, Erzurum gezilecek yerler arasında oldukça öneme sahiptir.
Erzurum Tabyalar

Silahlarla güçlendirilen bir askeri yapı olan bu tabyalar, Osmanlı-Rus savaşında yani 1877-1878 yıllarında şehir savunmak amacıyla yapılmıştır. Savaş teknolojisinin gelişmesi nedeniyle normal surlar yetersiz kalınca artık Osmanlı Devleti de 18. Yüzyılda tabya yapılarına geçmiştir. Bir kale olmasının yanı sıra içinde sarnıçlar, pusu odaları, yemekhaneler, barınaklar ve karargahlar bulunmaktadır. Bu bu tabyaların en önemlileri ise Mecidiye ve Aziziye tabyasıdır. Odaların yan yana inşa edildiği bu yapılar taştan yapılmış ve dayanıklılık esas alınmıştır. Erzurum gezilecek yerler arasındaki tabyalarda odaların genişlikleri genelde 3-4 metredir.
Rüstem Paşa Kervansarayı (Taşhan)

Mimar Sinan’ın bir eseri olan kervansaray, Sadrazam Rüstem Paşa tarafından yapılmıştır. 1561 yılında yapılan yapı iki katlıdır. Taşhan olarak da adlandırılan, Kanuni Sultan Süleyman döneminin önemli eserlerindendir. Erzurum gezilecek yerler içinde bulunan bu güzel eser, günümüzde oltu taşının yapım ve satış yeri olarak kullanılmaktadır. Zamanında gece ve gündüz fark etmeksizin ziyaretçilerin ihtiyaçları karşılanırdır. Yapıldığı dönemde deve, eşek, öküz, manda barınakları, imaret, mescit ve dinlenme yeri bulunsa da günümüze gelememiştir. Dikdörtgen bir avlusu ve çevresinde 32 odaya sahip bir mekandır.
Lala Paşa Camisi

Osmanlı döneminde yapılan ilk Erzurum camilerinden olan Lala Paşa Camii, camiye ismini veren Kanuni Sultan Süleyman’ın komutanı Lala Paşa tarafından yapılmıştır. 1562 yılında yapılan caminin mimarı ise Mimar Sinan’dır. Camiyle beraber sıbyan mektebi ve saray da bulunsa da bunlar günümüze ulaşamamıştır. Erzurum gezilecek yerler arasındaki caminin içi ise 28 pencere ile aydınlatılmaktadır. Mihrabın üstünde ise yapım tarihi ve yaptıranın ismini içeren bir kitabe bulunmaktadır. Ayrıca hat sanatıyla yazılmış hadisler de yine pencerelerde yer almaktadır. Avlusu bulunan caminin avlusunda bir de şadırvan vardır.
Çobandede Köprüsü

İpek Yolu üzerinde bulunan Çobandede Köprüsü, Erzurum tarihi yerler arasında önemli bir konumdadır. 1298 yılında inşa edilen yapı, İlhanlı veziri Salduzlu Emir Çoban Noyin tarafından yapılmıştır. Körpüdeki süslemeler ve mimari özellikler de İlhanlıların imzasını taşır. 8,5 metre genişliğinde ve 128 metre uzunluğundaki köprü, gri, kırmızı ve siyah renkler ile süslenmiştir. Batmaya karşı önlem olması için ayak kısımlarına ardıç ağaçları eklenmiştir. Yapıldığı dönemde 7 kemer gözü olsa da günümüzde 6 tane bulunmaktadır. Köprü, son olarak 2011’de yenilenmiştir.
Öşvank Kilisesi

Tarihi kabartma figürleri ve renkli taşlarıyla ön plana çıkan camii, 963-973 yılları arasında yapılmıştır. 3. Adernese’nin oğlu Magistras Bağrat tarafından yapılan kilise, Gürcü Bağratlı Hanedanlığı dönemine aittir. Bir adet kitabeye sahip olan kilise, Vaftizci Yahya’ya adanmıştır. Büyük kubbesi ve 12 penceresiyle dikkat çeken bir tarihi eserdir. Freskler ise iç bölümde kendini göstermektedir. Yapının mimarı ise Öşklü Giragor’dur. Mutfak, kütüphane, rahip evleri, hamam, yatakhane ve vaftizhaneden oluşan yapılar topluluğu olarak inşa edilmiştir.
Atatürk Evi Müzesi

Çaykara Caddesi’nde bulunan müze, Konak olarak 19. Yüzyıl sonlarında zengin bir insan tarafından konak olarak yaptırılmıştır. Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışından sonra Erzurum Kongresi için çalışmalar yürütmek için arkadaşları ile burada kalmıştır. Belediye başkanı Nazif Bey ise Cumhuriyetin ilanından sonra evin tapusunu ve özel olarak yaptırılan altın anahtarla birlikte Mustafa Kemal Atatürk’e hediye etmiştir. Köşk daha sonra sırasıyla Atatürk’ün kardeşine daha sonra Çocuk Esirgeme Kurumu’na aktarılmıştır. 1984 yılında ise Erzurum tarihi yerler arasına müze olarak girmiştir.
Haho Kilisesi (Taş Camii)

Taş Cami ve Meryem Ana Kilisesi olarak da bilinen kilise, Torum ilçesindedir. 976-1001 yılları arasında yapılan bu kilise Bağdat Kralı 3. David tarafından inşa ettirilmiştir. Camiye dönüştürülmesi ise 19. Yüzyıla dayanmaktadır. Tarihten sahnelerin bulunduğu yapıda kartal, grifon, aslan ve boğa simgeleri yer almaktadır. Duvarlarda ise İncil’den betimlemeler görülmektedir. Yuvarlak kemerli bir kapıdan giriş sağlanan kilisenin kule şeklinde bir kubbesi bulunmaktadır.
Erzurum Saat Kulesi (Tepsi Minare)

12. yüzyıl ortalarında yapılan saat kulesi İslami dönem eserlerindendir. Saltuklu hükümdarı Ebul Kasım tarafından yaptırılan kulenin ayaklığı (kaidesi) kesme taş ve gövdesi tuğladan yapılmıştır. Gözetleme kulesi olarak zaman içinde kullanılsa da asıl İç Kale Mescidi’nde minare görevi görüyordu. Günümüzde kullanılan saat İngilizler tarafından 1877 yılında hediye edilmiştir. Daha önceki saatin Kırım Savaşı’nda söküldüğü bilinmektedir. Kuzey tarafta yapının giriş kapısı bulunmaktadır. Erzurum’un tarihi yerleri arasındaki kulenin yüksekliği ise 11.5 Metredir.
Narman Peri Bacaları

Daha çok Kapadokya’dan anımsadığımız peri bacaları bu kez de Erzurum tarihi yerler arasında karşımıza çıkıyor. Doğanın oluşturduğu bir yapı olsa da yüzyıllar içinde oluşabiliyor. Kırmızı çakıl ve kum taşlarının kaynamasıyla oluşan Narman Peri Bacaları, iklimsel koşullar sonucunda aşınarak bu hale gelmiştir. Kırmızı Periler Diyarı olarak da anılan bu bölge, rüzgâr ve yağmurun aşındırmasıyla doğal bir güzellik kazanmıştır. Bölgenin günümüzden 3 milyon yıl önce oluştuğu tahmin ediliyor. Nevşehir’deki peri bacaları volkanizma sonucunda oluşmuşken burası sedimanter bir yapıya sahiptir.
Erzurum Arkeoloji Müzesi

Civar bölgelerden ve Erzurum’dan çıkarılan eserler ile zenginleştiren müze, Erzurum tarihi eserleri sergisini ziyaretçilerine sunuyor. 1968 yılında ziyarete açılan müze, 20 bin kayıtlı eser bulunmaktadır. Müzede sergilenen eserler sayesinde bölgenin yaşam tarzını, sanatını, dini hayatını, gelenekleri ve kültürlerin geçmişini öğrenebiliyoruz. 6000 metrekarelik bir alanda bulunan müze, iki katlı bir yapıdır. Binanın alt katında sergi salonları, büro, memur odaları ve kütüphane yer almaktadır. Paşalar caddesinde bulunan müze, Palandöken devlet hastanesinin altındadır.
Cimcime Hatun Kümbeti

Cumhuriyet Caddesi’nde bulunan kümbet, 14. Yüzyılda yapılmıştır. Firuze isimli bir kadına ait olan kümbetin üstü üçgen bir külahla örtülmüştür. Kitabe ve belgelere göre ne zaman yapıldığı tam olarak bilinmemektedir. Geçtiğimiz yıllarda ise içerisinden bir mezarlık ve mumya odası çıkarılmıştır. Kümbetin içerisi ile 3 pencere ile aydınlatılmaktadır. Gövdesinin çevresinde ise yuvarlak kemerler kümbete mimari bir özellik katmaktadır. Kümbetin yapımında ise kesme taş kullanılmıştır. Yol kenarında yer alan kümbet, caddeye tarihi bir hava katmıştır.
Caferiye Camii

Cumhuriyet Caddesi’nde bulunan caminin giriş kapısındaki kitabeye göre yapım tarihi 1645’dir. Ebubekir oğlu Hacı Cafer tarafından yaptırılan caminin bir kubbesi ve tek şerefeli bir minaresi yer alıyor. 2006 yılında yapılan onarımlarla birlikte çatı altına gizlenmiş üç kubbe daha bulunmuştur. Kesme taştan yapılan caminin yanında da Hacı Cafer’e ait bir türbe vardır. Erzurum tarihi eserleri arasındaki caminin minberinde ise ağaç işçiliği açısından önemlidir. Caminin yapım planı ise kare planlıdır.
İspir Kalesi

İlhanlılar tarafından yaptırılan İspir Kalesi’nin kesin tarihi tam olarak bilinmese de 12. Yüzyıl olduğu düşünülüyor. Kanuni Sultan Süleyman tarafından 16. Yy’da onarılan yapıda gözetleme kulesi olarak kullanılan bir mescit vardır. Bir tepenin üzerinde tüm heybetiyle duran kalenin dış surları yıkılmıştır. Nehirden taşan renk renk taşlar toplanarak kalenin ve caminin alt kısımlarının yapımında kullanılmıştır. Kapıda bir kitabe olduğu bilinse de zaman için sökülmüştür. Mescidin kalın duvarlarının 115 cm olması ise dayanıklılığını bize göstermektedir. Mescit ise Saltukluların bize bıraktığı bir eser olarak Erzurumun tarihi yerleri arasında bulunmaktadır.
Oltu Rus Kilisesi

Kitabesi yer almayan kilisenin Ruslar tarafından 1885-1890 yılları arasında Osmanlı-Rus savaşı sonrasında yapılmıştır. Oltu ilçesinde bulunan kilise, kendine has iki kubbesi vardır. 32×15 metre ölçülerindeki kilise, dikdörtgen bir yapıdır. Hafif dışa taşkın ve süslü kapılar batı cephesinde yer almaktadır. Oltu ilçesindeki kilise, merkeze 118 km uzaklıktadır. Günümüzde bir kütüphane olarak restore edilmesi planlanıyor. Erzurumun tarihi yerleri arasındaki kilise Oltu’daki 29 tescilli eserden biri. Şuan kullanılmasa da günümüze kadar gelebilmeyi başarmış ve estetik güzelliğini korumaktadır.
Oltu Kalesi

Büyük bir tepe üzerinde bulunan kale, Urartular tarafından M.Ö 4. Yüzyılda yapılmıştır. Oltu merkezde yer alan kale, Bizans döneminden Osmanlılara kadar çeşitli onarımlar geçirmiştir. En son 1999 yılında onarılmıştır. Kesme taştan inşa edilen yapı, belli bir süre kervansaray olarak kullanılmıştır. İçerisinde bir şapel bulunan kalenin mahalleleri çevreleyen dış surlar günümüze gelememiştir. Şapel ise gürcüler tarafından 10-11. Yy’da yapılmıştır. Görünüşü ise altı yapraklı yoncaya benzemektedir. Ehmedek olarak adlandırılan iç kale, dayanıklılığını halen korumaktadır. Soldaki burçta Mısri Zunnun adını taşıyan bir de türbe vardır.
Ahmediye Medresesi
1314 yılında yaptırılan medrese, Erzurum’da gezilecek yerler arasında yerini almaktadır. Ahmet bin Ali bin Yusuf tarafından yaptırılan bu yapı İlhanlı dönemine tarihlenmektedir. Dikdörtgen planlı bir medrese olan yapının örtülü avlusu bulunmaktadır. Avlunun köşelerinde de iki medrese odası vardır. Avluda bulunan sütunlarda bitkisel süslemeler göze çarpmaktadır. Girişin biraz ilerisinde mihrap bulunduğu için daha önce burada bir camii olduğu düşünülmektedir. Tek katlı olan medrese, genel olarak sade bir tasarıma sahiptir.
Hasankale

Pasinler ilçesinde bulunan kale, 1339 yılında Hasan Bey tarafından yaptırılmıştır. Hasan Bey ise İlhanlı emirlerindendir. İç ve dış olarak iki bölümden oluşan kalenin bir bölümü dağa dayanmıştır. Erzurum tarihi yerler arasındaki kale yüksek bir konumda bulunduğu için zamanında savunma amacıyla kullanılmıştır. Hasankale Çayı’na kadar uzanan bir yola ise iç kaleden gizli bir tünelle geçilebiliyordu. Bu olası savaşlarda su temini için kullanılmıştır. Evliya Çelebi de ziyareti sırasında kalenin çevresinin 1000 adım olduğundan bahseder. 16. Yy’da onarılan kaleye Kanuni döneminde bir cami, 4. Murat döneminde de bir köşk yapılmıştır. Fakat bunlar günümüze gelememiştir.